7438 sayılı Kanunun 3.3. 2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Esasen ister 7438 sayılı Kanun ve isterse normal olarak emekli olunsun ilgili işçilerin durumları kural olarak aynıdır. Emekli olan çalışanın aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde, kıdem tazminatına esas süreleri ile yıllık ücretli izin haklarının nasıl hesaplanacağı, aynı işyerinde aynı işi yapmaya devam edecek olan işçilere deneme süresi öngörülüp öngörülemeyeceği ve bunların bir süre sonra kendi istek ve iradeleri dışında işsiz kalmaları durumunda, işsizlik ödeneğinden yararlanıp yararlanamayacakları konuları gündeme gelmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, işçi EYT ile emekliliğe hak kazandıktan sonra mecburi olarak emekliye ayrılmak zorunda değildir, çalışmalarına devam edebilir. Zira iş akdini sonlandırmak sözleşme serbestisi kapsamında işçiye verilen bir haktır. Geçerli ve haklı bir neden olmaksızın işverenin tek taraflı olarak işçinin emekliliği hak ettiği gerekçesiyle iş akdini feshetmesi hukuken mümkün değildir. Yani işçiyi emekli olmaya zorlayamaz.
1-) İŞVEREN 7428 SAYILI KANUNUNA GÖRE EMEKLİ OLAN İŞÇİYİ ÇALIŞTIRMAK ZORUNDA DEĞİLDİR.
7438 sayılı kanununa göre gerekli koşulları sağlayarak emekli başvurusunda bulunarak emekliliğe ayrıldıktan sonra işçi aynı işyerinde aynı veya değişik koşullarla çalışmaya devam etmek istese bile bu işverenin kabulüne bağlıdır. İşveren kabul etmediği sürece işçi aynı işyerinde çalışma devam etme hakkına sahip değildir.
2-) 7428 SAYILI KANUNUNA GÖRE EMEKLİ OLUNDUKTAN SONRA BAŞKA İŞVERENE AİT BİR İŞYERİNDE ÇALIŞMAYA DEVAM EDİLMESİ
Bir işçi çalıştığı işyerinden 7438 sayılı kanununa göre gerekli koşulları sağlayarak emekli başvurusunda bulunarak emekliliğe ayrıldıktan sonra aynı işyerinde değil bir başka işyerinde çalışmaya devam edebilir. Böyle bir durumda işçinin önceki işverenenin işçinin emekliliğe ayrılması nedeniyle kendisine ödenmesi gereken tüm haklarının ödenmesi gerekecektir. Aksi halde işçi eski işvereni aleyhine haklarının ödenmesi için dava açabilecektir.
3-) 7428 SAYILI KANUNUNA GÖRE EMEKLİ OLUNDUKTAN SONRA AYNI İŞYERİNDE ÇALIŞMAYA DEVAM EDİLMESİ
Herhangi bir işyerinde çalışan bir işçi, 7438 sayılı kanununa göre gerekli koşulları sağlayarak emekliliğe ayrıldıktan sonra gerek işverenin teklifi veya gerekse kendi önerisi ile varılan anlaşma sonucunda aynı işyerinde çalışmaya devam edebilir.
Emekliliğe başvuran bu işçinin aynı işyerinde çalışmaya davam etmesi değişiklik şekillerde olabileceğinden konunun bu nedenle ayrı başlıklar altında incelenmesi gerekmektedir.
a-) Yeni bir sözleşme ile aynı işyerinde çalışmaya devam edilmesi:
İşçi ile işveren arasında varılan anlaşmaya göre imzalanan bu sözleşmenin yeni bir iş sözleşmesi sayılabilmesi için önceki iş sözleşmesinin tam olarak tasfiye edilmiş olması, yani işçinin önceki sözleşmeden kaynaklanan tüm haklarının ödenmiş olması şarttır. Emeklilik öncesi çalışma döneminin tamamen tasfiye edilmiş sayılmasının en önemli sonuçlarından bir tanesi de emeklilik öncesi çalışma döneminin tamamen sona ererek ortadan kaldırılmış olmasıdır. Bunun sonucunda emekli olan çalışanın emeklilikten sonra tekrar işe girişi yapıldığında işveren yeni döneme ilişkin ücret, yıllık izin vb. yan hakları yeniden belirleyebilecektir. Bu kapsamda emekli olan işçi ile emeklilikten sonra tekrardan sözleşme imzalanabilir; maaş vb. hakları da tekrardan belirlenebilir. Zira artık ortada yeni bir çalışma dönemi bulunmaktadır. Fakat bu noktada dikkat edilmesi gereken önemli bir husus işçi sırf emekli olduktan sonra çalışmaya devam ediyor diye işçinin çalışma koşullarında eşitsizlik yaratacak düzeyde farkın olmamasıdır. Zira böyle bir durum ayrımcılık yasağının ihlali anlamına gelecektir. Yine bu anlamda olmak üzere, emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışan işçi ile deneme süreli iş akti yapılması, hakkın kötüye kullanılması teşkil edeceğinden geçerli olmaz. Ancak işçi önceki görevinden başka bir işte çalıştırılacak ise bu takdirde deneme süreli iş akti yapılması mümkündür.
Emeklilik öncesi çalışma döneminin tam ve gerçek olarak tasfiye edilmemiş olması halinde işçinin sonraki çalışması ilk çalışmanın devamı niteliğinde kabul edilir. Dolayısıyla kıdem tazminatı hesabında önceki çalışmaları da dikkate alınır. Yargıtay uygulamaları da bu doğrultudadır. Ancak, emeklilik öncesi çalışması tam ve gerçek şekilde tasfiye edilenin kıdemi sıfırlanır. Dolayısıyla kıdem tazminatı ödenen emeklilikten önceki çalışma süresi, kıdem tazminatı hesabına katılarak hesaplama yapılamaz. Sadece emekli olduktan sonraki çalışma süresi için kıdem tazminatı hesabı yapılmalıdır.
7438 sayılı kanununa göre gerekli koşulları sağlayarak emekliliğe ayrılan işçinin tüm hakları ödenmek suretiyle emeklilik öncesi hakları tasfiye edilmiş olması halinde sonradan yapılan iş sözleşmesinin yeni bir iş sözleşmesi olarak kabul edilmesi de birtakım koşullara bağlıdır. Eğer emeklilik öncesi iş sözleşmesi gerçek anlamda tasfiye edilmeyerek, yeni bir sözleşme yapılmış olması, işçinin emeklilik öncesi çalışmalarının hesaba katılmasına mâni olmaz. Bu nedenle emeklilik öncesi çalışmanın tam ve gerçek olarak tasfiye edilmiş ve işçiden bu hususta açık bir ibraname alınmış olması gerekecektir.
Emeklilik öncesi çalışma tam ve gerçek olarak tasfiye edilmesi sonrasında, yeni bir iş sözleşmesi imzalanmış olması, yeni bir iş sözleşmesi kabul edilmekte ise de bu kuralın istisnası da bulunmaktadır. Bu kuralın en önemli istisnası işçinin yıllık ücretli izin hakkı süresidir. Emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçinin yıllık ücretli izin süresi hesaplanırken önceki ve sonraki çalışma süreleri toplanır. Zira yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zaman aşımına uğramaz. İşçinin emekli olması ve kendisine kıdem tazminatı ödenmiş olması yıllık izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Başka bir ifade ile işçinin aynı işyerinde iki dönem çalışması ve ilkinde iş sözleşmesinin feshinin ardından belirli bir süre sonra yeniden işe alınması halinde, kural olarak izin hakkının tespiti yönünden önceki çalışmalar da dikkate alınır. İşçiye ilk dönem çalışması için yasal tazminatların hatta yıllık izin haklarının ödenmiş olması, önceki hizmet süresinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 53. maddesinde öngörülen izne esas çalışma süresine eklenmesini etkilemez. Yargıtay kararları bu yöndedir.
b-) Yeni bir sözleşme yapılmadan çalışmaya devam edilmesi
7438 sayılı kanununa göre gerekli koşulları sağlayarak emekliliğe ayrılan işçinin tüm hakları ödenmek suretiyle emeklilik öncesi hakları tasfiye edildiği halde yeni bir sözleşme yapmadan aynı iş yerinde çalıştırılmaya devam edilmesi mümkündür. Kanımızca bu durumda emeklilik öncesi var olan iş sözleşmesinin devamı yönünde taraflarca irade gösterildiği kabul edilerek önceki sözleşme emeklilik tarihinden itibaren taraflarca kabul edilen bir sözleşme olarak yorumlanmalı ve taraflar emeklilik tarihi itibariyle önceki sözleşme koşulları ile yeni bir sözleşme yapmış kabul edilmelidir.
Saygılarımızla,
Taşkın & Şimşek AO
——————————–
*İşbu çalışma içerisinde yer alan değerlendirmeler hukuki tavsiye niteliği taşımamaktadır. Ayrıca zaman içesinde mevzuatta olabilecek değişiklikler nedeniyle güncel durumu yansıtmayabilecektir. Bu sebeple paylaşılan değerlendirmelerden ötürü Taşkın & Şimşek Avukatlık Ofisi sorumluluk kabul etmez. Paylaşıma konu çalışma kapsamındaki soru ve sorunlarınız bakımından hukuki danışman görüşü alınması tavsiye olunur.